Hamas, en geniş kapsamlı ateşkes mutabakatının onaylandığı tezini doğrulamadı
7 Ekim’de Hamas’ın İsrail’e atağıyla başlayan, akabinde Gazze’ye yönelik İsrail bombardımanıyla son yılların en büyük insani krizine dönüşen savaşta yeni bir ateşkes ihtimali ufukta belirdi.
Üst seviye bir Hamas yetkilisinin Reuters’a verdiği bilgiye göre, Kahire’de üç basamaklı bir ateşkes üzerinde konuşulacak.
Buna göre altı haftalık çatışmasızlık sürecinde örgüt öncelikle elindeki tüm sivil esirleri serbest bırakacak, sonra elindeki esir askerleri bırakacak, en son olarak da öldürülen esirlerin cesetleri İsrail’e teslim edilecek.
Ateşkes teklifi; İsrail, ABD, Mısır istihbarat örgütlerinin yöneticileri ve Katar başbakanının iştirakiyle Paris’te bir müddettir devam eden görüşmelerde şekillendi.
Söz konusu planda altı haftalık çatışmasızlık ve İsrail hapishanelerindeki Filistinlilerin serbest bırakılması gibi maddeler de bulunuyor.
Washington Post gazetesinin aktardığına göre bir evvelki ateşkes muahedesi ile aynı şekilde üç Filistinli mahkuma karşı bir İsrailli esirin serbest bırakılması kaidesi müzakere edilecek.
Hamas’ın siyasi lideri İsmail Haniye’nin de görüşmelere katılması bekleniyor.
Fransız AFP haber ajansının aktardığına göre, İsrail tarafı teklifi onayladı.
Katarlı yetkililer Hamas’ın da ateşkes teklifine olumlu yaklaştığını kaydeden açıklamalar yaptı.
Ancak ajansa konuşan Hamas üyesi bir kaynak, Katar açıklamasının erken olduğunu, ateşkesin nasıl hayata geçirileceği üzerinde bir anlaşma olmadığını duyurdu.
Hamas’ın siyasi kanadı lideri İsmail Haniye’nin görüşmelere katılması bekleniyor.
Ateşkes ihtimali İsrail siyasetinin aşırı sağcı kanadının da tepkisini çekiyor.
İsrail’in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir, “binlerce Filistinli mahkumun serbest bırakılacağı” bir mutabakata karşı olduğunu duyurdu.
Hamas’ın siyasi lideri Haniye, bu doğrultuda İsrail, ABD, Katar ve Mısır’ın değerlendirdiği bir formülü tartışmak üzere Mısır’ın başşehri Kahire’ye davet edildiğini kaydetti.
Hamas lideri, “Gazze’ye yönelik hücumun durdurulması, yerinden edilen Filistinlilere inançlı bölge sunulması, Gazze’nin yeniden inşası ve rehinelerin karşılıklı serbest bırakılması” doğrultusunda yeni inisiyatiflere açık olduklarını dile getirdi.
Haniye önceliklerinin kalıcı ateşkes ve İsrail’in “tamamen geri çekilmesi” olduğunu söylese de İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bu türlü bir seçeneğin masada olmadığını savunuyor.
Aşırı sağcı Ben-Gvir’den ‘koalisyonu dağıtma’ tehdidi
Netanyahu, “mutlak zafer” olmadan savaşın sona ermeyeceğini, bunun da Hamas’ın ortadan kaldırılması ve tüm rehinelerin serbest kalması olduğunu söylüyor.
İsrail’in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ise Hamas ile “sorumsuzca bir anlaşmanın” sağlanması durumunda koalisyon hükümetini dağıtacakları tehdidinde bulundu.
7 Ekim’deki Hamas atağında 1300 kişi öldürülmüş, yaklaşık 250 rehine Hamas tarafından Gazze’ye götürülmüştü.
Kasım’daki süreksiz ateşkeste 105 İsrailli ve yabancı rehine serbest bırakıldı.
Karşılığında İsrail hapishanelerindeki 240 Filistinli de serbest kaldı.
Savaşın en çok etkilediği Gazze’de 7 Ekim’den bu yana 26 bin 700’den fazla kişi, İsrail taarruzlarında hayatını kaybetti.
Gazze’deki Sağlık Bakanlığı’na göre bunların çoğunluğu bayan ve çocuklar.
Son günlerde hem Gazze’de hem de Batı Şeria’da çatışma ve gerginlik hayli yüksek.
Dün Batı Şeria’da bir hastanede tabip ve sivil görünümlü İsrailli askerlerin silahlı baskın yapması üzerine, Filistin Yönetimi Sağlık Bakanlığı, İsrail’i “hastanelerde yeni katliamlar” düzenlemekle suçladı.
Geçtiğimiz hafta Uluslararası Adalet Divanı (ICJ), Güney Afrika’nın açtığı davada ara karar vererek, İsrail’in Gazze’deki soykırım eylemlerini engellemek için tüm tedbirleri almasının zarurî olduğuna hükmetti.