Mehmet Tezkan: Doğru söyleyin, seçimi kazanmak için EYT’ye maaş bağlamadınız mı?

Halktvcomtr yazarı Mehmet Tezkan, bugünkü köşesinde Erken Emeklilik Maddesi’nin (EYT) seçim korkularıyla değiştirilmesine ve bunun sonuçlarına ilişkin, “Doğru söyleyin, seçimi kazanmak için EYT’ye maaş bağlamadınız mı?” dedi.

Tezkan, Türkiye’de iktidarın oy kaybettiği süreçte, vicdanını ve mantığını da yitirdiğini vurgularken, toplumun büyük bir kısmını ekonomik zorluklarla bire bir bırakıldığını, ülkenin fakir bir hale geldiğini söyledi. Tezkan, yoksulluğun arttığı bir ortamda, dolaylı vergilerin yüksek oranlarıyla en varlıklı ve en fakirin eşit vergi yüküne tabi tutulmasının adaletsizliğine dikkat çekiyor.

AKP Grup Lideri’nin emekli maaşları ile ilgili son açıklamalarına değinen Tezkan, bu açıklamaların, iktidarın ekonomik siyasetlerinin başarısızlığını ve topluma duyduğu saygısızlığı simgelediğini ifade etti. Ayrıyeten, en düşük emekli maaşının açlık sonunun çok altında kalması ve emekli maaşlarındaki adaletsiz düzenlemelerin, iktidarın toplum nezdindeki vicdan ve adalet anlayışını yitirdiğinin ispatı olduğunu belirtiyor.

“İktidar oy kaybettikçe…

İrtifa kaybettikçe…

Zemin kaybettikçe….

Mantığını kaybediyor…

Vicdanını kaybediyor…

En zirvedeki yüzde beş ila yedinin şaşalı hayat yaşadığı Türkiye’de, ikinci yüzde on durumu yönetim ediyor, üçüncü yüzde on ayakta kalmaya çalışıyor…

Geriye ne kaldı?

Yüzde yetmiş beş mi, yetmiş üç mü haydi yuvarlayalım yüzde yetmiş diyelim…

Rakamla yüzde 70 sürünüyor…

İktidarın 22 yıl sonra Türkiye’yi getirdiği liman bu; yoksullukta buluşma…

Yüklendiler dolaylı vergilere… KDV’ye ÖTV’ye… Avrupa ülkelerinde dolaylı vergiler yani KDV, ÖTV’nin hissesi toplam vergiler içinde yüzde 30… Mesela Almanya’da yüzde 27… Bizde yüzde 55/60 bandında….

En zenginle en fakir aynı vergiyi veriyorsa ülkede vergi adaleti yok demektir…

Diyeceksiniz ki ülkede adalet var mı ki vergide adalet olsun!…

Haklısınız…

Dün AKP Grup Başkanı vergi paketiyle birlikte en düşük emekli maaşını açıklarken gururlu değildi, başı dik değildi, ileriye bakmıyordu. Gözleri yere odaklıydı…

Çünkü Türkiye’yi yoksulluğa mahkum ettiklerini biliyor; utancı bundan

Yazının tamamını okumak için .