İddia: Hakkari’ye kayyımın ardından, Diyarbakır’da bazı kaymakam ve vali yardımcıları kulis çalışmalarına başladı

Hakkari Belediyesi’ne kayyım atanmasının akabinde, Diyarbakır’da görev yapan birtakım kaymakam ve vali yardımcılarının kulis çalışmalarına başladığı iddia edildi. DTSO Başkanı Mehmet Kaya, “Bazı idarecilerin kayyım olabilmek için kapı aşındırdıklarını biz de duyuyoruz” dedi.

Hakkari Belediye Başkanı Mehmet Sıddık Ataş’ın tutuklanarak yerine kayyım atanmasının akabinde başlayan tartışmalar sürüyor. İki dönem kayyımla yönetilen Diyarbakır’daki belediyelerde, DEM Partili liderlerin yerine kayyım atanması muhtemelliğine karşı, kulisler hareketlendi. Argümanlara göre, kimi kaymakam ve vali yardımcıları görev yerlerinde kalmak için görüşmelere başladı. Bir vali yardımcısının da kaymakam olmak için müracaatta bulunduğu savlar arasında.

Konu hakkında Amida Haber’e konuşan Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya, benzer duyumlarının kendilerine de geldiğini söyledi. Kaya, “Maalesef kayyımlık sıkıntısı bir rant alanına dönüşmüş. Kimi idarecilerin kayyım olabilmek için kapı aşındırdıklarını biz de duyuyoruz. Bu bile tek başına bakıldığı zaman bu işin bir hizmet aşkı olmadığı daha çok kendine, kendi yaşadığı ilçelere kaynak gönderme olduğunu geçmiş tecrübeler bize gösterdi. Umarım bu türlü bir yanlış uygulamaya girmezler. Diyarbakır’ı örnek verirsek, bir Karacadağ OSB’nin 2021 de tapusunu aldık4 yıldır hala arsa tahsisleri yapılamadı. Lojistik köy yüzde 5 gerçekleşme oranında. 1, 2 ve 3’üncü küçük sanayi sitelerinin taşınması maalesef kayyım döneminde engellendi. Bunlar bile tek başına bakıldığında kente ne kadar zarar verildiğini görebiliyoruz. Bu kente yerel yönetim, merkezi hükümet, sivil toplum istikrar denetleme içinde çalışmadığı sürece sonuç alma bahtları yok. İki milyonluk bu kent tek bir akılla yönetilemez.” dedi.

‘Neden talep ettikleri araştırılmalı’

Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren de kayyım uygulamasının hem demokrasi, hem de hukuk açısından sorunluğu olduğuna dikkat çekti. Eren, “Bu uygulamalara iktidar adayları da tepki göstermişken, kayyım anlayışına dönmek, bölge açısından sakıncalı. Bu durum gerginliğe neden olur. ‘Sandıktan çıkan sonucu kabul etmiyorum’ demek sıkıntılı bir durum. Seçmen iradesine müdahalenin ülkeye bir yarar getireceğini düşünmüyorum. Kaymakam ve vali yardımcıları kayyım olmak için teşebbüste bulunuyorsa, bu güzel olmayan ve şık olmayan bir davranıştır. Neden talep ettikleri araştırılmalı. Demokrasi dışı bir yeri talep ediyorsanız, kaba tabiri ile bir rant mı var orada? Neden bürokratlar talep ediyor. Bu soru işaretleri doğurur. Bu yönde teşebbüslerde bulunmak, dert verici, utanç verici bir durum” diye konuştu.